
Sarı-lacivert renklere olan sevdamı 7’den 70’e herkes bilir. Bunun yanında Dünya’da sıkı sıkıya takip ettiğim takımlar vardır. Hatta olayı o kadar ileri götürdüm ki, tuttuğum takımların lisanlı ürünlerini yurt dışından getiriyorum (hala istenilen europe gezisini yapmadık!).
Kocaeli’nin kalbimdeki yeri çok farklıdır. Akrabalarım orada yaşarlar. Gel zaman git zaman derken son iki yıldır Körfez sevgisi oluştu bizde. Bank Asya’da mucizeyi gerçekleştirdikleri an İstanbul’dan o keyfe ortak olmuştum.
Süper Lig, Körfez için pekte parlak geçmiyor. Başkan, taraftar ve futbolcu arasındaki sorunların yanında da parasal sıkıntılarda cabası…
Geçtiğimiz hafta İnönü semalarına konuk oldu Körfez. Sonuç malum 2-5…
Maç öncesi bizim kuzenlerle paslaştım, maça gelip gelmeyeceklerini sordum. Körfez’in peşinden Antalya’ya giden kardeşlerim 45 dakikalık yolu gelmek istemediler. Artık eski havanın olmadığını sorunların ve problemlerin olduğunu dile getirdiler.
Cuma günü çatmıştı, bilet her daim temin edilebilirdi ama nakit sıkıntısı da maça gitmemek adına güzel bir sebepti aslında. İşten beni eve götürecek olan otobüse bindim. Yanıma 50 yaşlarında bir kadın oturdu. İnönü Stadyumu’nun orda evladım kimin maçı var diyerek kulağıma fısıldadı. Ben de Beşiktaş-Kocaeli dedim. Beşiktaş 5 atar dedi!
Hangi takımlısın diye soru yöneltti. Ben de Kocaelisporluyum dedim Kadın bir anda şok oldu. Aklından manyak mısın, koskoca takımlar varken ne işin var gibilerinden bana baka kaldı. Neyse isminin Aynur olduğunu öğrendiğim hanım teyzemizle (teyze dediğimi duysa kulaklarımı çeker) yol boyunca güzel sohbetimiz oldu. Durağa geldiğimizde bana akşam ki maç için şans diledi. Maçı izledi mi bilmiyorum ama otobüsten inince şu tezahüratı mırıldanmaya başladım…
Körfezim bak işte hodri meydan her zamanki yerinde, yürekte kalplerde bu alemde kral biziz bak işte… Merzitur