Phil O'Donnell

Son dönemde yaşanan futbolcu ölümlerine İskoçya'nın Motherwell takımında oynayan 35 yaşındaki futbolcu Phil O'Donnell'da eklendi. Phil O'Donnell takımının Dundee United ile yaptığı lig maçında rahatsızlandıktan sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Hugo Cunha, Marcio Dos Santos, Miklos Feher Vitoria, Maximiliano Patrick Ferreira, Marc-Vivien Foe, Dave Longhurst, Samuel Okwaraji, Antonio Puerta, Phil O'Donnell son dönemde yeşil sahalarda hayatlarını kaybeden futbolcular…. Umarız bir daha yeşil sahalarda böyle üzücü anları yaşamayız.

Patriots coştu bir kere

Futbol ile başladık ama bu blogda başka sporlardan da çeşitli tatlar olacak. Bunlardan ilki NFL'den... New England Patriots rekorları alt üst ediyor....Takım olarak kendilerinden pek hazzetmem ancak bu sene yaptıkları gerçekten takdire şayan. Normal sezonda son haftaya girdiğimiz bu yeni yıl arefesinde ezeli rakipleri New York Giants'a konuk olacaklar. Ve büyüterek yazıyorum 15-0'lık bir galibiyet-mağlubiyet durumuyla geliyorlar Boston'dan New York'a. Eğer regular season'ın son maçını da kazanırlarsa 16-0 ile "perfect regular season" derecesine ulaşacaklar. Daha önce normal sezonu namağlup kapatan tek takım 1972 Miami Dolphins'di. 14 Normal Sezon maçını kazandıktan sonra post seasonda da tüm maçlarını kazanarak Superbowl'u kazanmıştı Dolphins. Aynı başarıyı bakalım Patriots başarabilecek mi? QB Tom Brady ve receiver Randy Moss, Giants karşısında yine takımın en büyük kozları olacak. Koç Bill Belichick bu sene 48 TD pası veren Tom Brady'den ve 21 TD yapan Moss'dan maksimum verimi aldı. İkisi de sırasıyla Peyton Manning ve efsane Jerry Rice'ın rekorlarını kırmak üzereler. Bir San Francisco 49'ers taraftarı olarak bu rekorlardan memnun değilim tabii ancak takdir etmek boynumuzun borcu...

Fred gider Delgado gelir (çakması değil sahici)

Madem Fransa'dan başladık ordan devam edelim, takımda huzursuzluk yaratan Fred'i 20 milyon euro'ya yaklaşan bir paraya PSG'ye göndermeyi planlayan Aulas, her zaman ki gibi ayağını yere sağlam basıyor. Futbol tarihinin gelmiş geçmiş en karlı transferlerine (kazık) imza atan bir başkandan başka bir şey beklenmez zaten. Neyse sadede gelelim, Fred'in yerine Arjantinli Cesar Delgado'yu alacakmış OL.

Meksika'nın güzide ekiplerinden Cruz Azul'da 4 yıldır ter döken hem kanat hem forvet oynayabilen 26 yaşındaki Arjantinli, yıllardır Avrupa takımlarının takibinde. Aslında benim çok daha önce gelmesini beklediğim yeteneklerden biriydi. FM oynayanların da has adamlarından biridir. Nispeten ucuz ve çok istikrarlı. Rosario Central'dan yetişme.

Özellikle 2004 Atina Olimpiyatları'nda şampiyon olan Arjantin takımında döktüren 1.75'Lik golcü, Tevez'li, Saviola'lı, Figueroa'lı, D'Alessandro'lu, Mascherano'lu takımda ilk 11 çıkıyordu. 2006 Dünya Kupası kadrosuna seçilemedi ne yazık ki. El Chelito'nun maliyetinin 6-10 milyon euro arası olacağı söyleniyor. Geçtiğimiz haftalarda adı Olympiakos, Espanyol, Benfica vb. ile geçen golcü için Remi Garde değerlendirme raporunu Perrin'e sunacak ve son karar verilecek. Tabii son kararı Aulas verecek. Özellikle Afrika Uluslar Kupası'na gidecek olan Kader Keita'nın yokluğunu da aratmayacak kanat yeteneklerine de sahip.

PSG'nin belini kim doğrultacak? Fred mi?

Parc Des Princes'i dolduran PSG taraftarları için son yıllar ,2006 Fransa Kupası dışında, kahır çekmekle geçti. Avrupa gündemine futbolları hatta başarısızlıklarıyla bile değil, Boulogne tribünündeki fanatiklerin vukuatları ile oturdular.Geçtiğimiz sene içerisinde Canal+ de yeter bu takımdan bir şey olmaz deyip takımı Amerikalı yatırım Konsorsiyumuna (Colony Capital, Morgan Stanley...) sepetledi. Takım 2006-07 sezonu ortasına gelindiğinde dibe demir atmıştı adeta. Rangers'la kan uyuşmazlığı yaşayıp (Barry Ferguson olayı..) ayrılan Paul Le Guen postalanan Guy Lacombe'un yerine cankurtaran görevini üstlendi. Ancak iyi başlayan Le Guen dönemi bu sene başında yine felakete dönüştü. Takım son hafta St. Etienne'i deplasmanda 1-0 yenerek 2008'e umut kırıntılarıyla girdi. Aslında bu kırıntılar ekmek haline dönüşebilir, çünkü Ligue 1'de 4. sırada yer alan Caen ile aradaki puan farkı sadece dokuz. 16. sıradaki PSG'nin ilk 3 maçı evinde Lens, dışarda Lorient, ve yine Parc'da Metz şeklinde olacak. Ama mevcut kadronun durumu pek de iç açıcı değil. Sakho, Sankhare, Loris Arnaud, David N'Gog, Yannick Boli ve Gregory Bourillon (bu gençlere başka postta ayrıntıyla değineceğiz) gibi gençler gelecek için büyük ümit vaadediyor ancak takımda büyük bir uyumsuzluk ve istikrarsızlık söz konusu. Özellikle orta alanda ve hücumda sıkıntı yaşıyor Le Guen. Attığı 101 golle PSG tarihinin en golcü ismi olan Pauleta bile kale önünde mutlaka takviye gerektiğini bas bas bağırıyor. Yıllardır altyapıdan takip ettiğim Caen'li genç yıldız Yoann Gouffran önemli bir transfer olarak değerlendirilebilir. Ancak PSG'nin başkanı Alain Cayzac daha büyük düşünüyor ve Fred'i almak istiyor. 12 milyon euro'ya kadar çıktıkları söyleniyor. Ancak Aulas 16-17'den aşağı inmiyor. Benzema'dan dolayı şans bulamayan Fred'in PSG'ye geçebileceği söyleniyor. Fred o hücum istikrarını sağlayabilir. Bu iki ismin dışında bu sene Ligue 2'nün flaş golcüsü (18 maç 15 gol) Le Havre takımından Hoarau (ilk yarının en iyi oyuncusu seçildi France Football tarafından L2'de) listede yer alan diğer bir golcü. Başkan Cayzac orta alana da Ranieri'nin Juventus'da hiç şans vermediği Tiago'yu en azından kiralamak, ayrıca Wenger'le arası bozuk olan Lassana Diarra'ya para sayarak almak istiyor. Bakalım Le Guen'in isteklerini Cayzac ne kadar gerçekleştirebilecek. Daha doğrusu Rai, Guerin, Djorkaeff, Bernard Lama, Alain Roche, David Ginola, N'Gotty, Fournier, Valdo, George Weah'Lı kadroların başardıklarının hasreti ne zaman giderilecek...Fred yeni bir Weah olabilir mi? soru çok cevapların vadesi ise uzun gibi...PSG camiası Le Guen'den yeni bir Lyon yaratmasını bekliyor ancak, orada yaratıcı Le Guen değildi ki...